Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

sebze için

См. также в других словарях:

  • manav — is., Rum. 1) Meyve ve sebze satan yer Manav, kasap dükkânlarında alışveriş etmek için sıra beklerken görürdüm. N. Cumalı 2) Meyve ve sebze satan kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dil — 1. is. 1) Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki... Y. Z. Ortaç 2) Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • antioksidan — is., kim., Fr. antioxydant 1) Genellikle yağların, yağlı besinlerin uzun süre saklanabilmesi, beyaz renkli sebze ve meyvelerin kararmasının önlenmesi için kullanılan madde 2) Canlı organizmalardaki toksinleri atmaya yarayan madde …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bostan dolabı — is. Sebze bahçesini sulamak için bir at bağlanarak diklemesine dönen kovalarla kuyudan su çıkarmaya yarayan dolap …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • camlık — is., ğı 1) Camlı çerçeve ile bölünmüş yer 2) Çiçek, sebze vb. bitkileri dış etkenlerden korumak için yapılmış küçük limonluk, camekân …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emen — is., hlk. Bağ çubuğu, ağaç veya sebze dikmek için açılan çukur …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fide — is., bit. b., Rum. Tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • garnitür — is., Fr. garniture 1) Et veya balık gibi asıl yemeğin yanına eklenen sebze, patates vb. yiyecekler 2) Herhangi bir şeyi ona uygun nitelikte tamamlayan nesne 3) Giyecekleri süslemek için eklenen şey, süs …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göbek — is., ği 1) İnsan ve memeli hayvanlarda göbek bağının düşmesinden sonra karnın ortasında bulunan çukurluk Düğmeleri birer birer açtı göbeğine dek. Z. Selimoğlu 2) Yağ bağlamış şişman karın Göbeğini eritmek için her sabah bir saat yol yürür. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gülük — is., ğü, hlk. 1) Hindi 2) Sebze yetiştirmek için açılan ocak Kavağın dibine gülük yaptırdım / Basaksız evlere hayat yaptırdım. Halk türküsü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • harım — is., hlk. 1) Sebze ve meyve bahçesi 2) Tarla ve bahçe çevresindeki çit Tarlasına harım çevirmek için dün Matarlı tepelerinde kestiği pırnal fidanı dalları harman yerinde koca bir yığın hâlinde durmakta idi. N. Nâzım …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»